Tertipli aşı takibi ve aşılamanın artırılması konusunda farkındalık yaratmak maksadıyla her yıl nisan ayının son haftası Dünya Aşı Haftası olarak kutlanıyor.
Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları ve İmmünoloji Uzmanı Prof. Dr. Nuran Salman ile Virolog ve İmmünolog Prof. Dr. Selim Badur Dünya Aşı Haftası’na ait açıklama yaptı.???????
Çocukların nizamlı bağışıklanmasında ebeveyn farkındalığının ehemmiyetine vurgu yapan Salman, şunları kaydetti:
“Çocukların sistemli bağışıklanmasında ebeveynlerin rolü hayli kıymetli ve büyük. Birden fazla ebeveyn çocuklarının bağışıklık sisteminin eş vakitli uygulanan birden fazla aşıya hazır olup olmadığı konusunda telaş duyuyor. Aslında çocuklar her gün yüzlerce mikroba maruz kalıyor, soğuk algınlığı, boğaz ağrısı ve gibisi birçok rahatsızlıklar bağışıklık sistemine aşılara kıyasla daha fazla yük bindiriyor. Tüm aşılar, kullanım onayı almadan evvel çeşitli klinik araştırmalarda güvenlilik ve aktiflik açısından kıymetlendirilir. Bu sebeple bu tıp kaygılardan arınmamız, bilimin ve aşıların gücüne inanmamız gerektiğini düşünüyorum.”
“Aşı ile önlenebilir vefat oranı en yüksek hastalık menenjittir”
Salman, aşı ile önlenebilir hastalıklar ortasında en yüksek mevt oranına sahip hastalığın olan menenjit olduğunu belirterek, şu sözleri kullandı:
“Aşının büyük bir ehemmiyete sahip olduğu hastalıklardan biri de menenjittir. Uygun tedavi verildiği durumlarda bile 100 şahıstan 5 ila 10’unu öldüren, hayatta kalan bireylerde ise işitme kaybı, beyin hasarı, böbrek hasarı, uzuv ve hudut sistemi meseleleri üzere sonuçlar doğuran bu hastalıkla ilgili toplumsal farkındalığın artması gerekiyor. Menenjit hastalığı süratli ilerleyen ve erken periyotta yanlış teşhis konmaya müsait yapısı sebebiyle gözden kaçabilen bir hastalık. Bu hastalıktan korunmanın en tesirli yolu ise aşı yaptırmak. Bilhassa yüksek risk kümesini oluşturan 1 yaşından küçük bebeklerin, 16-23 yaş ortası ergenlerin, genç yetişkinlerin ve bağışıklık sistemini etkileyen tıbbi durumlara sahip bireylerin aşılanması kritik kıymet taşıyor.”
“Aşılar sayesinde dünya genelinde her yıl 4 ila 5 milyon hayat kurtarılıyor”
Aşıların bulaşıcı hastalıkların yükünü azaltarak hayat kurtaran ve sıhhat sistemlerinin sürdürülebilirliğine katkıda bulunan değerli bir halk sıhhati aracı olduğunu kaydeden Prof. Dr. Badur ise şöyle devam etti:
“Günümüzde 20’den fazla öldürücü hastalığa karşı muhafaza sağlayan aşı bulunuyor. Aşılar, yetişkinlerde ileri yaşta hastalık riskini azaltarak sağlıklı, etkin ve üretken yaşlanmalarını sağlıyor. Dünya Sıhhat Örgütü bilgilerine nazaran aşılar sayesinde dünya genelinde her yıl 4 ila 5 milyon hayat kurtarılıyor; bağışıklama kapsayıcılığının artırılmasıyla ise 1,5 milyon vefatın engellenebileceği öngörülüyor. Bununla birlikte 2001-2020 yılları ortasında yapılmış olan bağışıklamalar ile 20 milyon mevt, 500 milyon hastalık olayı ve 9 milyon uzun devirli engellilik olayının önüne geçildiği görüldü. Bu derece çarpıcı bilgiler göz önünde bulundurulduğunda, aşıların toplum sıhhati açısından ehemmiyeti yadsınamaz.”
Badur, tarih boyunca bulaşıcı hastalıkların üstesinden tertipli aşı takibi ve bağışıklamayla gelindiğini vurgulayarak, “Kovid-19 virüsünün hayatımızın bir kesimi olmasının akabinde başlatılan aşı çalışmaları ve bu çalışmalardan alınan olumlu sonuçlar, aşının bulaşıcı hastalıklardan müdafaa özelliğini milletlerarası boyutta bir defa daha kanıtlamış oldu.” değerlendirmesinde bulundu.
