Bilim Şurası Üyesi Prof. Dr. İlhan: “Artık bu bayram bir ortada olma zamanı”
“Yaklaşık iki buçuk yıldır birlikte yaşadığımız bu güç sürecin giderek sonlanmaya yanlışsız yol aldığını söylemek mümkün”
“Vakalar çokken alınacak tedbirler ile olaylar azken alınacak tedbirler elbette birbirinden farklı”
“Salgının pandemiden daha farklı olarak isimlendirebileceğimiz endemik sporadiğe yanlışsız kaydığı takdirde bu kısıtlamaların kalkacağını da söylemek mümkün”
“Elbette burada maske takmak isteyen vatandaşlarımız varsa onların da nasıl isterlerse o denli davranmaları gerektiğini söz etmek gerekiyor”
ANKARA – Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Bilim Heyeti Üyesi Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, “Artık bu bayram bir ortada olma vakti. Ancak bir ortada olduğumuzda da 65 yaş üzer büyüklerimize, kronik hastalığı olanlara salgın öncesindeki üzere de dikkat etmemiz gerekiyor” dedi.
Sıhhat Bakanlığı Koronavirüs Toplum Bilimleri Şurası Üyesi ve Gazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Mustafa Necmi İlhan, koronavirüs salgın sürecinde yeni periyodu İhlas Haber Ajansı muhabirine kıymetlendirdi. Dün gerçekleşen Bilim Heyeti sonrasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan, toplu taşıma ve sıhhat kuruluşları haricinde tüm kapalı alanlarda maske kullanımın tümüyle kaldırılması konusuna da değinen Prof. İlhan, Covid-19 sürecinin dinamik bir süreç olduğunu ve bu evrede alınan kararın yerinde olduğunu söyledi. Bundan sonra kişisel tedbirlerin daha fazla ön planda olacağına dikkat çeken İlhan, bireyde hastalık belirtileri var ise kendini izole etmesinin ve tekrar maske kullanımına itina göstermesinin değerli olduğunu kaydetti. İlhan ayrıyeten sürecin bu halde ilerlemesi halinde Ramazan sonrasında yaz periyoduna hakikat olay sayılarında aşağı istikametli seyrin daha da hızlanabileceğini kaydetti.
“Vakalar çokken alınacak tedbirler ile olaylar azken alınacak tedbirler elbette birbirinden farklı”
Yaklaşık iki buçuk yıldır devam eden Covid-19 sürecinde pek çok kuvvetli periyotlar yaşandığına dikkat çeken Bilim Şurası Üyesi Prof. Dr. İlhan, “Geldiğimiz basamakta da günlük 2 bin civarı olayımız var ve 10-15 gündür de bu türlü devam ediyor. Olaylar çokken alınacak tedbirler ile hadiseler azken alınacak tedbirler elbette birbirinden farklı. Salgın devrinin dinamik bir süreç olduğunu bilmemiz gerekiyor. Hadiseler çok olduğunda, aşı yokken maske takmak, araya dikkat etmek, kalabalık alanlarda bir ortaya gelmekten kaçınmak gerçek bir yaklaşımken; elinizde aşı üzere bir silah olduğu takdirde artık giderek hadiselerin da aşağı düşmesi ile bir arada ferdî tedbirlerin ön plana çıktığı, riskli kümelerde aşılamanın devam ettiğini, hepimizin de salgınla çabayı öğrendiğini düşündüğümüzde bu halde devam edecek olması çok da beklenen bir süreçti” tabirlerini kullandı.
“Salgının pandemiden daha farklı olarak isimlendirebileceğimiz endemik sporadiğe hakikat kaydığı takdirde bu kısıtlamaların kalkacağını da söylemek mümkün”
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan istisnai yerler haricinde kapalı alanlarda maske zorunluluğunun kaldırıldığına yönelik karara da değinen İlhan, “Kısa vakit evvel Sıhhat Bakanımız açık havalarda maske kullanımına gerek olmadığını tabir etmişti. Dün itibariyle de Cumhurbaşkanımızın Bilim Şurası toplantımız sonrasındaki açıklamalarında da yer aldığı üzere artık kapalı alanlarda maske kullanımına gerek yok. İki yer istisna ki bu daha evvel de konuşulmuştu. Biz de lisana getirmiştik. Şuan için sıhhat kuruluşlarında risk devam edebiliyor zira hali hazırda hadiselerimiz var. Hastaneye gelen vatandaşlarımızın hem kendilerini muhafazası hem de şayet enfekteler ise diğerlerini enfekte etmemeleri için bu türlü bir yaklaşım var. Keza toplu taşımalar da çok kalabalık olduğu için yeniden bu türlü bir yaklaşım var. Hadise sayıları binin altına düştüğünde, hatta artık pandemiden daha farklı olarak isimlendirebileceğimiz endemik sporadiğe gerçek kaydığı takdirde bu kısıtlamaların kalkacağını da söylemek mümkün” halinde konuştu.
“Elbette burada maske takmak isteyen vatandaşlarımız varsa onların da nasıl isterlerse o denli davranmaları gerektiğini tabir etmek gerekiyor”
Alınan karar ile birlikte toplum içerisinde neden maske takılıp takılmamasının tartışılması yerine şahısların ferdî tedbirlere yönelmesi gerektiğine dikkat eden İlhan, “Elbette burada maske takmak isteyen vatandaşlarımız varsa onların da nasıl isterlerse o denli davranmaları gerektiğini tabir etmek gerekiyor. Yani toplumda hiçbir vatandaşı ‘niye maske takıyorsun ya da niçin maske takmıyorsun’ diye eleştirmek yerine herkesin açıkçası kendi bulunduğu yerde kendi risklerini kıymetlendirerek bilhassa 65 yaş üzeri olan, kronik rahatsızlığı olan vatandaşların aşı olarak, başka vatandaşlarımızın ise artık öğrendiğimiz formda; kapalı alanda kalabalıkta bir ortaya geliyor ve arayı koruyamıyorsak kesinlikle havalandırmaya dikkat etmeli, birbirimiz ile temaslarda da dikkatle ilerleyerek daha güzel bir süreci yaşayabileceğimizi söylemek mümkün” diye konuştu.
“Yaklaşık iki buçuk yıldır birlikte yaşadığımız bu sıkıntı sürecin giderek sonlanmaya hakikat yol aldığını söylemek mümkün”
Gelinen kademede hastalığı güçlendirecek ve seyrini değiştirecek farklı bir varyantın gelmesini beklemediklerini, fakat gelirse de ona nazaran tedbirler alınarak ilerleneceğinin altını çizen İlhan, “İnşallah bundan sonraki süreçte de bu türlü bir risk kelam konusu olmaz. Hiç beklemiyoruz diyebiliriz lakin çok fazla beklemiyoruz demek tahminen de daha gerçek olacaktır. Lakin çok farklı bir varyant kelam konusu olursa salgınla çabayı öğrendiğimiz için hepimiz bununla çabaya devam edeceğiz. Fakat bunun çok düşük bir ihtimal olduğunu, şuan giderek olağanlaşmaya başlayan sürecimizde; yaklaşık iki buçuk yıldır konutlarımızda, sıkıntı şartlarda çalışanlarımız, biz bilim insanları, doktorlarımız ve kayıplarımız ile birlikte yaşadığımız bu güç sürecin giderek sonlanmaya gerçek yol aldığını söylemek mümkün” dedi.
“Artık bu bayram bir ortada olma zamanı”
Yaklaşık iki yıldır Ramazan Bayramlarında bir ortaya gelmelerin kısıtlandığını belirten Bilim Konseyi Üyesi İlhan, bu bayramda bir ortaya gelinebileceğini hatırlatarak şunları kaydetti:
“İki yıldır vatandaşlarımız Ramazan Bayramı yapmadı ve büyüklerini ziyaret etmediler. Gönüller bir olsa da fiziki ve toplumsal ara açısından birbirlerinden uzak durdular. Artık bu bayram bir ortada olma vakti. Fakat bir ortada olduğumuzda da 65 yaş üzer büyüklerimize, kronik hastalığı olanlara salgın öncesindeki üzere de dikkat etmemiz gerekiyor. Biliyorsunuz salgın öncesinde de grip riski kelam konusuydu, teneffüs yolu ile geçen hastalıklar için riskler kelam konusuydu. Kalabalık bir halde büyüklerimizi ziyaret edecek isek kesinlikle havalandırmaya dikkat etmemiz gerekiyor. Elbette temas edeceğiz, sarılacağız, büyüklerimizin ellerini öpeceğiz, birbirimiz ile kucaklaşacağız lakin bu süreçler içerisinde de tekrar dikkatli olmamız gerekiyor. Buradaki anahtar hususlardan birisi de özellikler şahısların kendisinde enfeksiyon bulguları varsa, burun akıntısı, ateş ve halsizlik üzere. Bu süreçte kendilerini biraz izole edebilirler ve bu süreçte maske takabilirler. Çok kalabalık olacaksa o vakit büyüklerimiz maske takabilirler, havalandırmaya yeniden çok dikkat edebilirler.”
“Endişe etmemek, olabildiğince dikkatli bir halde ilerlemek, süreci en hasarsız halde geçirmemizi sağlayacak”
Ramazan Bayramı hasebiyle yaşanacak toplumsal hareketlilik nedeniyle olay sayılarının bir nebze artabileceğine lakin tasa doğuracak bir durum oluşmayacağını iddia ettiklerini vurgulayan İlhan, “Eğer süreci bu formda devam ettirirsek inşallah Ramazan sonrasında yaz periyodunda daha yeterli günleri yaşayabiliriz. Tahminen hareketliliğin çok artması ile birlikte, insanların memleketlerine, tatil beldelerine gitmesi ile birlikte az da olsa hadiselerde artış da meydana gelebilir. Ancak bundan kaygı etmemek, olabildiğince dikkatli bir biçimde ilerlemek, süreci en hasarsız halde geçirmemizi sağlayacak. Olağana ulaşmaya çok yakın olduğumuz şu vakit diliminde bizim elimizi de çok kolaylaştıracaktır kanısındayım” tabirlerini kullandı.
